HAYATI
Ailesi ve Gençliği
1808 yılında Arapkir’de dünyaya geldi. Akkoyunlu hanedanının
Gökbeyi sülalesine mensuptur. Küçük yaşta babasını kaybettiği için amcası Vezir
Gümrükçü Osman Paşa himayesinde yetiştirildi. Amcası ile birlikte İstanbul’a
gelip, bu şehirde eğitim gördü. 1829’da tahsilini tamamladıktan sonra Dîvân-ı
Hümâyûn kaleminde dört yıl çalıştı.
Mısır Yılları
1833’te Mısır’a gitti. Bir rivayete göre Mısır’a gidiş
nedeni, gördüğü bir rüyadan sonra talihinin kendisini orada karşılayacağına
inanmasıdır. Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın hizmetinde bulundu ve kızı Zeynep
Sultanla evlendi. Bu evlilik, Mısır sarayının tepkisini çekti.
1845’te Mehmet Ali Paşa onu bir görevle İstanbul’a gönderdi.
II. Mahmut’un kızı, Adile Sultan ile Kaptan-ı Derya Mehmet Ali Paşa’nın
düğününde Mısır valisinin tebriklerini ve hediyelerini Osmanlı padişahı Sultan
Abdülmecit’e sundu. Padişah, Yusuf Kamil Bey’e mîr-i mîrânlık ünvanı verdi.
1849’da Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın vefatı üzerine yerine
geçen Abbas Halim Paşa tarafından Sudan’da bir göreve tayin edildi. Bu görevi
kabul etmeyince Asvan’a sürgün edildi. Hapsedilerek Zeynep Hanım’dan boşanmaya
ve Mısır’daki mallarından vazgeçmeye zorlandı. Sürgündeki üçüncü ayın sonunda
sadrazam Mustafa Reşit Paşa'ya bir dilekçe göndererek durumunu aktardı. Padişah
Abdülmecit’in fermanıyla hapisten çıkıp İstanbul’a gidebildi. Eşi Zeynep Hanım
ile Reşit Paşa ve sultan Abdülaziz’in girişimleri sonucu İstanbul’da
buluşabildi.
Osmanlı Devleti’ndeki Hizmetleri
Adliye işlerini yürütmek için kurulan Meclis-i Vâlâ’ya üye
tayin edildi ve ardından bu görevine ilave olarak eğitim işleri ile ilgilenen
Meclis-i Maarif-i Umumiye üyeliğine getirildi. Bu arada Encümen-i Daniş’in
dahili üyeleri arasında girdi. 1853’te kısa bir süre Ticâret Nâzırlığında
bulundu. 1854’te ikinci defâ Ticâret Nâzırlığına getirilen Kâmil Paşa, aynı yıl
Meclis-i Âlî-i Tanzimat başkanı oldu. Bir ay sonra Meclis-i Vâlâ-yı Âhkâm-ı
Adliyye başkanlığına getirildi.
Süveyş Kanalı imtiyazının Fransızlara verilmesinin Mısır’a
yabancı müdahalesini arttıracağı düşüncesindeki Paşa, konağında yapılan bir
Meclis-i Vükela toplantısında alınan kararla, imtiyazın iptali için
kayınbiraderi olan Mısır valisi Said Paşa’ya bir mektup yazdı. Mektup Fransız
elçisinin eline geçince Reşit Paşa sadrazamlıktan, Yusuf Kamil Paşa Meclis-i
Vâlâ-yı Âhkâm-ı Adliyye başkanlığından istifa etmek zorunda kaldı.
1857’de tekrar Meclis-i Vâlâ başkanlığına getirildi. İki yıl
bu vazifeyi yürüten Kâmil Paşa, istifa edip Mısır’a gitti. Abdülaziz padişah
olduktan sonra yeniden İstanbul’a geldi.
Sadrazamlığı
Suriye’de bulunan Keçecizade Fuad Paşa sadrazamlığa
getirilince sadrazam kaymakam oldu ve bu dönemde ortaya çıkan mali krizi, kendi
hazinesinden bir miktar altını piyasaya sürerek önledi. Fuat Paşa’nın 1863’teki
istifasından sonra padişah Sultan Abdülaziz’den devlet işlerine fazla müdahale
etmemesi konusunda güvence alan Yusuf Kâmil Bey sadrazamlığa getirildi. Âli
Paşa’nın Hariciye Nazırlığı’nda kalmasını sağladı, Ali Fuat Paşa’yı kendisinden
boşalan Meclis-i Vâlâ başkanlığına getirdi.
Sadrazamlığı döneminde padişahın Mısır seyahatine çıkmasını
sağlaması devrinin önemli olaylarındandır. Mısır’ın Osmanlı Devleti’ne
bağlılığını arttırmaya amaçlayan bu seyahate Fuat Paşa ile birlikte çıkan
Abdülaziz, dönüşünde onu sadrazamlığa getirmiş, Yusuf Kamil Paşa ise tekrar
Meclis-i Ahkâm-ı Adliye başkanlığına getirilmiştir.
Son Yılları
1869’da Mithat Paşa’nın yerine Şura-yı Devlet başkanlığına
getirildi. 27 Şubat 1869-21 Ekim 1871, 4 Ağustos 1872-21 Ağustos 1875 ve 31
Mart 1876-5 Haziran 1876 tarihlerinde 3 kez Şura-yı Devlet başkanlığı yaptı.
Dîvân-ı Ahkâm-ı Adliye Nâzırlığı vazifesini de üstlendi. Hastalığı sebebiyle
1875’te bu vazifeden ayrıldı.
Sultan Abdülaziz'in 30 Mayıs 1876 Darbesi ile tahttan
indirilerek ölmesine çok üzülen Kâmil Paşa, aynı sene İstanbul’da vefât etti.
İstanbul’da yaptırdığı hastanenin bahçesindeki türbesine defnedildi.
Yusuf Kamil Paşa Edebi Kişiliği:
Fransız sanatçı Fenelon’dan Telemak adlı romanı
çevirmiştir. Tercüme-i Telamak adındaki eser edebiyatımızda ilk çeviri
romandır.
Not: Yaygın bir yanlışı düzeltelim: Telemak romanını Yusuf
Kamil Paşa eserin aslı olan Fransızcadan değil Arapçaya çevirisinden Türkçeye
çevirmiştir. Yani çevirinin çevirisidir diyebiliriz.
ESERLERİ
Tercüme-i Telemak
Arapça, Farsça, Fransızca bilen Yusuf Kamil Paşa, François
de la Monthe Fénelon’un Les Adventures de Telemaque adlı Fransızca eserini
Arapça tercümesinden Türkçe’ye çevirerek 1862’de Tercüme-i Telemak adıyla
yayımlamıştır. Kâmil Paşanın şiirleri ve münşeâtı (nesir-mektuplar) da
mevcuttur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder